Güveni kötüye kullanma suçu, bir kişinin, kendisine güvenerek veya hukuki veya sosyal ilişkilerinden dolayı başkasının tasarrufu altında bulunan malvarlığı değerlerini, hakkını veya alacağını, onun rızası olmaksızın veya hukuka aykırı bir şekilde kendisi veya başkası lehine kullanması veya başkasının zararına olarak devamlı olarak tasarrufta bulunmasıdır.
Konu Başlıkları
Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak, güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili uzmanlığımızı ve deneyimimizi sizinle paylaşmaktan memnuniyet duyarız. Güveni kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiş olan ve ciddi sonuçları olan bir suç türüdür.
Bu suçun doğru anlaşılması ve hakkında bilgi sahibi olunması, mağduriyetlerin önlenmesi ve hakların korunması açısından son derece önemlidir.
Güveni Kötüye Kullanma Suçu Nedir?
Güveni kötüye kullanma suçu, bir kişinin, kendisine güvenerek veya hukuki veya sosyal ilişkilerinden dolayı başkasının tasarrufu altında bulunan malvarlığı değerlerini, hakkını veya alacağını, onun rızası olmaksızın veya hukuka aykırı bir şekilde kendisi veya başkası lehine kullanması veya başkasının zararına olarak devamlı olarak tasarrufta bulunmasıdır.
Bu suç, genellikle iş hayatında veya kişisel ilişkilerde ortaya çıkan güven ilişkisinin kötüye kullanılmasıyla gerçekleşir. Özellikle ticari faaliyetlerde, iş ilişkilerinde veya miras gibi durumlarda sıkça karşılaşılan bir suç türüdür.
Güveni Kötüye Kullanma Suçu Avukatı
Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak, güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili müvekkillerimize geniş kapsamlı hukuki danışmanlık ve temsil hizmetleri sunmaktayız. Deneyimli avukatlarımız, bu tür suçlarla ilgili yasal süreçleri titizlikle yönetir ve müvekkillerimizin haklarını en iyi şekilde savunur.
Avukatın Görevleri
Güveni kötüye kullanma suçu davalarında avukatın görevleri arasında, müvekkilini yasal süreçler konusunda bilgilendirmek, hukuki strateji belirlemek, delilleri toplamak ve mahkeme sürecini yönetmek gibi önemli görevler yer almaktadır. Avukatın amacı, müvekkilinin haklarını korumak ve adil bir sonuca ulaşmaktır.
Neden Bizi Tercih Etmelisiniz?
Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak, güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili olarak müvekkillerimize profesyonel ve etkili hukuki destek sağlamak için buradayız. Deneyimli ve uzman avukatlarımız, müvekkillerimizin haklarını korumak ve adaletin sağlanmasını sağlamak için çalışmaktadır. Size en iyi hukuki çözümleri sunmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Güveni Kötüye Kullanma Avukatı
Güveni kötüye kullanma, uygulamada emniyeti suistimal olarak da bilinmektedir. Bu suç, görevi kötüye kullanma ile karıştırılmamalıdır. Bu suç, dolandırıcılık ya da hırsızlık suçları karıştırılmaktadır.
Dolandırıcılıktan temel farklı, malın faile rıza ve irade ile teslim edilmesidir. Dolandırıcılıkta ise hileli hareketler nedeniyle iradenin sekteye uğraması ve kişinin algısına zarar verilerek işlem yapılması söz konusudur. Hırsızlıktan farkı ise hırsızlıkta yine ilk anda mağdurun rızası yoktur.
Güveni kötüye kullanma, Türk Ceza Kanunu’nda ise şu şekilde düzenlenmiştir: “Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.”
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi halinde, bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
Görüldüğü üzere malın ilk etapta rıza ile teslimi söz konusudur. Ancak, malı elinde bulunduran kişi zamanla muhafaza ya da belirli şekilde kullanma yükümlerini inkar etmektedir ve mal üzerinde kendisi ya da başkasına yarar sağlamaktadır.
Örnek olarak bir kişinin kışlık giyeceklerini kuru temizlemeye vermesi durumunda rıza ile teslim söz konusudur. Eşyaların kuru temizlemeci tarafından sahibine teslim edilmemesi durumunda güveni kötüye kullanma suçu oluşacaktır.
Yukarıda da açıklandığı üzere güveni kötüye kullanma suçu hırsızlık ve dolandırıcılık suçundan farklıdır. Aynı şekilde zimmet suçu da güveni kötüye kullanma ile aynı değildir. Zira güveni kötüye kullanma suçu herkes tarafından işlenebilen bir suç iken zimmet suçu ise özgü bir suçtur. Diğer bir anlatımla zimmet suçu sadece kamu görevlileri tarafından işlenebilir.
Güveni kötüye kullanma suçu bakımından malın ilk etapta mağdurun rızası ile teslim alınması söz konusu olduğundan suçluluğun ispatı zor olabilmektedir. Bu nedenle profesyonel bir şekilde ceza avukatından yardım alınmasında fayda vardır.
Güveni Kötüye Kullanma Avukatı için Bize Ulaşın
Güveni kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu‘nda 247. maddede düzenlenmiş olup, genel olarak bir kişinin, kendisine güvenilerek bırakılan malvarlığı değerlerini, hakkını veya alacağını, onun rızası olmaksızın veya hukuka aykırı bir şekilde kendisi veya başkası lehine kullanması veya başkasının zararına olarak devamlı olarak tasarrufta bulunması şeklinde tanımlanmaktadır.
Bu suç, iş hayatında, aile ilişkilerinde veya diğer çeşitli sosyal ilişkilerde ortaya çıkabilir. Güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili olarak avukatlık hizmetleri, müvekkilin mağduriyetinin giderilmesi ve hakkının korunması amacıyla önem arz etmektedir.
Bu kapsamda, avukatın görevleri arasında müvekkilini yasal süreçler konusunda bilgilendirmek, hukuki strateji belirlemek, delilleri toplamak ve mahkeme sürecini yönetmek gibi önemli görevler yer almaktadır.
Güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili hukuki danışmanlık ve temsil hizmetleri almak için deneyimli bir avukattan destek almanız önemlidir. Akkaş Hukuk ve Avukatlık Bürosu olarak, güveni kötüye kullanma suçuyla ilgili müvekkillerimize etkin ve profesyonel hukuki destek sağlamak için buradayız.
Hukuk büromuza ve ceza davaları ile ilgili sorularınız için ceza avukatı kadromuza İletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.